Senaryo!
-Üstâdım, fena aklım karıştı, yardımına ihtiyacım var?
-Nedir Çekirge, bende akıl tonla biliyorsun, niçin aklın karıştı anlat!
-Olup biteni anlamaya çalışıyorum, taşlar yerine oturmuyor. Şu Paris cinâyetini ele alalım; kim, niçin, ne yapmak istedi bu cinayetle? Mahir Hocamız’ın bu gibi konulardaki genel yaklaşımı en akla yatkın olanı: Yani Avrupa veya ABD iki büyük aktör; bunlardan birisi “Helva artık kıvama geldi, ateşten indirelim” adımını atarken, öteki, “Acele etmeyelim, daha bu tencerede çok helva pişer!” diye çözümü engellemeye çalışıyor. Biz ise, “Tencere ateşten bir an evvel insin” çizgisindeyiz hâliyle...
-Ee, ne var bunda, mis gibi teori işte; mâkul, kullanışlı, izah edici...
-Ama şöyle şeyler de işittim geçenlerde; güyâ ABD, hükümet aracılığı ile özerklik veya mahallî yetki genişletmesi kavramları üzerinden bir Kürdistan mıntıkası teşkil etmek istiyormuş güneydoğumuzda. Komplo teorisi der geçeriz de, ABD’nin bölgede 20 yıldır yapıp ettiklerini doğrulayan bir komplo bu. Önce Irak’ın İran’la çatıştırılması, ardından iki kere Irak’ın işgali, bu esnada uçuşa yasaklı tampon bölgeler oluşturulması, Irak’ın fiilen üçe taksim edilmesi, ardından “Arap baharı’dır; illâ ki Suriye’ye de bahar gelmeli” propagandasıyla Esed yönetiminin marjinalleştirilmesi ve şimdi de barış adımları...
-Bu teorileri ciddiye alıyor musun şimdi sen Çekirge?
-Kafam karışık üstâdım... Üç devletin iltisâk ettiği bölgede kurulacak Kuzey Irak benzeri bir oluşuma Türkiye’nin ağabeylik etmesi projeleri seslendiriliyor sağda solda. Niye yalan söylemeli, biraz da milli gururumuzu okşuyor bu dedikodular. Bölgede ağabeylik, lider ülke olmak...
-Yeni Osmanlılık hülyaları.
-Tam sözü oraya getirecektim üstâdım, bölgede Osmanlı misyonunu ifâ etmek, bizde ulusalcıların bile çaktırmadan bayıldığı bir düşünce değil midir? Bir ulusalcı sitede ilginç bir haber gördüm, hükûmete çizik atmayı seven gazeteler de pek öne çıkarmadan birbirlerini referans göstererek haberi yayınladılar.
-Öyle mi; nedir, fark etmedim ben?
-Tarpley diye bir Amerikalı; bizimkiler tarihçi tarafını öne çıkarıyorlar ama gazeteci, iktisatçı, yazar şapkaları da varmış. Diyor ki, “Obama her hafta Erdoğan’ı arayıp onun kibir ve hırsını kımıldatarak yönlendiriyor. Mısır’da Mübârek’in düşmesinden sonra Türkiye’yi ‘Yeni Osmanlılık’ fikriyle heyecanlandırdılar, sıfır problem kavramını ortaya attılar. Türkiye bilmeli ki ABD ve İngiltere ile ittifak öldürücü bir kucaklaşmadır ve Türkleri öldürene kadar sevmeye kararlı görünüyorlar. Türkiye kaybedecek. Suriye’de Esed, kontrolü ele geçiriyor, CIA ise fink attığı Suriye hududunda İncirlik yoluyla getirtilen El Kaidecileri kullanıyor” vesaire. Ulusalcı siteler, moda tabirle bu haberle yıkılıyor üstâdım. Adamın ilmî kifâyetini bilmem fakat güzel senaryo yazdığı tartışılmaz!
-Ee, yani?
-Daha ne olsun üstâdım; endişe içindeyim. Nereye gidiyoruz?
-Tarpley belli ki sadece hükûmeti değil, bir miktar seni de heyecanlandırmış Çekirge. Söyledikleri tamamen zırva değil, yer yer olup-bitenlerle kesişen noktalar yok değil fakat komplo imâlatçılığının olmazsa olmaz şartı da araya gerçek kırıntıları serpiştirmek ve böylece hikâyenin tamamını inandırıcı kılmaktır. Son günlerde İmralı’daki adama neredeyse 100 Türk büyüğü panteonunda yer arama çabaları görmezden gelinir gibi değil. İlginç zamanlar yaşıyoruz. Anlattığın şeyleri gayrıciddi bulmuyorum, ama ihtiyat kaydıyla aklın bir tarafında muhafaza edilmesi gereken teoriler bunlar.
-Ama üstadım, politikacılar gibi konuştunuz şimdi; ne olacak benim akıl karışıklığımın encâmı?
-El hayrü fî mâ vâkıa Çekirge. Her hadise hayrıyla birlikte gelir. Hayır dileyelim hayr olsun.