Bilinmeyen bir gök cismi Türkiye’ye doğru yaklaşıyor
Sayın Cumhurbaşkanım, farkındasınız değil mi?
Bilinmeyen bir gök cismi Türkiye’ye doğru hızla yaklaşıyor…
Hani filmde olduğu gibi Türkiye’nin, bilinmeyen tehlikeli gök cisimlerini uzayın derinliklerinde karşılayıp iki yumrukta yörüngesini değiştirerek etkisiz hale getirecek bir Süpermen’i yok, fakat siz varsınız…
Evet, bir Süpermen değilsiniz ama Türkiye’nin en güçlü kişisi sizsiniz. Belki bilinmeyen gök cisminin yörüngesini bir yumrukta değiştirecek kriptonik güçleriniz yok ama sizi kesinlikle hafife almamalıyız: Eğer isterseniz, Türkiye’nin yörüngesini değiştirebilirsiniz.
Bilinmeyen gök cismi de bizi ıskalayıp yoluna gider.
Sayın Cumhurbaşkanım, size oy vermedim. Makama geldiğinizden bu yana çoğu eylem ve sözlerinizi tasvip etmedim ama saygıda kusur göstermedim; buna mukabil siz, benim gibilere demediğinizi bırakmadınız; sâyenizde sürek avında nereye koşacağını bilemeyen şaşkın tavşanlara döndük. Mesele bu değil ama şahsi ve zümrevi bir talebim yok. Özel değil, genel… Bilinmeyen bir gök cismi, hızla yaklaşıyor ülkemize…
İşe, size oy veren veya vermeyen bütün yurttaşlarınıza güven ve sevgi uyandırarak başlayabilirsiniz. Ülkeyi piyano teli gibi geren manivelânın butonu sizin ellerinizde. Yeniden ‘eski balkon günleri’ndeki kucaklayıcı edâya dönerseniz belki bir şansımız olabilir.
Sâniyen efendim, sizden başka kimsenin işine yaramayacağı artık netleşmiş bulunan şu başkanlık hülyâsından vazgeçmenizi istirham ediyorum. Yapmayınız efendim, siz de pekâlâ biliyorsunuz ki Türkiye’nin bir sistem problemi yok; sadece sizin böyle bir emeliniz var. Eminim ki, ‘Vazgeçtim gitti.’ buyursanız, en başta hâlâ içişlerine karışmaktan vazgeçmediğiniz eski partiniz mensupları çok rahatlayacak.
Sayın Cumhurbaşkanım, sizden partili değil, bilakis partisiz, tarafsız –ve elbette eskiden olduğu gibi sorumsuz- cumhurbaşkanlığı modeline dönmenizi rica ederim. Bütün partilere eşit mesafede uzak ve mûtenâ bir mevkie çekilseniz yitiğimizi bulmuş gibi sevineceğiz. Zor değil efendim, sizden öncekilerin yaptığını tekrarlayacaksınız sadece.
Hükümeti de artık rahat bırakmanızı özellikle istirham ederim; ‘Bunları keyfine bıraksam o’ssaat ya davulcuya ya zurnacıya varırlar.’ endişesine mahal yoktur. Eski partinizde hâlâ tecrübeli ve güvenilir devlet adamları var. Bu çerçevede hassaten başta dışişleri, ekonomi, adliye olmak üzere bürokrasiyi de yönlendirmemeniz gerektiğini hatırlatmaya lüzum görmüyorum.
Gök cismi giderek yaklaşıyor; bakın, gözle bile görünür hale geldi sanki…
Kısa yazmak zorundayım, çünkü gazetenin editörleri, hür basına ağır baskı uygulayarak vuruş sayısına kısıtlama getiriyorlar.
Efendim, Türkiye’ye doğru yaklaşmakta olan o bilinmeyen gök cisminin varlığını, koordinatlarını, bileşimini en iyi söz biliyorsunuz; biz sizin kadar aynelyakîn bilgiye sahip olmamakla beraber alâmetlerini hissediyor ve tedirgin oluyoruz. Bu ufo cismi çarptığında Türkiye en az kırk yıl zaman, pozisyon ve kaynak kaybedecek. Hepimiz, herkes büyük zarar göreceğiz. Sizin dikine üst üste durdurmaya çalıştığınız yumurtalar daha ilk hamlede tuzla buz olacak fakat memleket de –ağzımdan yel alsın- elden gidecek.
Değmez efendim bence. Affediniz, Ufo telâşından kerimeniz hanımefendiye ve eşine saadetler dilemeyi unuttum. Siz de bir aile büyüğü, bir dede olarak şu güzel ülkede huzur içinde yaşamak istemez misiniz?
Hâlâ bir fırsat var Sayın Cumhurbaşkanım; durum, ‘bize bişey olmaz’la geçiştirilecek gibi değil. Bağıra bağıra Türkiye’ye doğru yaklaşan bilinmeyen gök cismini ancak siz durdurabilirsiniz!