Milli otomobil; vıınn!
-Üstadım, çok heyecanlıyım. Milli hislerim galeyan halinde. Yerli otomobilimiz 5 sene sonra duble yollarımızda gelin gibi süzülecek...
-Ne kadar gururlansan azdır Çekirge; gayrı bizi kimse tutamaz. Şu otomobili önce biz icat etseydik daha iyi olacaktı ama...
-Aslında öyleymiş hocam: Sanayi bakanımız demiş ki; “Yerli otomobil projesi Osmanlı Dönemine kadar dayanıyor; hatta Abdülhamid Han 1884 yılında ilk yerli otomobil için talimat bile vermiş”.
-Vay canına. Peki bizimkiler bunca sene niçin bu talimatı yerine getirmemişler?
-Bilmem ki, mutlaka hayın Jöntürk takımı projeyi sabote etmiştir. Ermeniler, Rumlar, masonlar, İngilizler, Ruslar da sabotaja destek olunca... Kim ne derse desin Abdülhamid büyük padişahmış vallahi.
-Ben bu rivayetin doğruluk derecesini bilmiyorum Çekirge. Tarihe biraz meraklıyımdır ama Boğaz'a köprü haricinde başka projeden bahsedildiğini duymadım. O da kâğıt üstünde kalmış zaten.
-Nasıl duymazsın hocam, sanayi bakanının beyanını, AKP'nin resmi sitesindeki sözlerinden aynen aktarıyorum: “Bugünkü global firmalardan biri 2. Abdülhamid'e bir araç hediye etmek istedi ama o, kibarca bu teklifi geri çevirdi” diyor, sonraki cümle daha ilginç, Abdülhamid 1894'te Eskişehir'deki Tülomsaş tesislerinde yerli araç yapılsın diye talimat vermiş de proje hayata geçmemiş!
-Doğrudur, masonların işidir muhakkak! Peki araştırdın mı, 1894'te Tülomsaş var mıymış Eskişehir'de? Ben söyleyim; o sene Almanlar, Hicaz demiryolunda çalışacak lokomotif ve vagonların tamiri için Anadolu-Osmanlı kumpanyası adı altında bir atölye kurmuşlar ama o tarihte ‘otomobil yapın' diye bir talimat aldıkları hayli şüpheli.
-Hocam illâ ki keyfime limon sıkacaksın; n'olurdu milli hayal gücümüz biraz ufuklara yelken açsaydı…
-Çok iyi olurdu da bu rivayetlerden 1,5 asır sonra yerli araba diye gidip bir İsveç arabasının fikri mülkiyet haklarını aldık diye ortalığa düşmek biraz abartılı değil mi? Üstelik adamlara yarım milyar Euro filan para vermişler fikir hakkı olarak, nerde kaldı bunun yerliliği, milliliği? Vaktiyle Aurelio diye bir futbolcu vardı, vatandaş yapıp ‘Mehmet' diye milli takımda oynatmıştık; bu da öyle bir şey galiba! Peki sana küçük bir soru; Aurelio'nun kaç defa milli olduğunu hatırlıyor musun?
-Bilmem, fazla değildir herhalde, birkaç maç?..
-Tam 38 kere Çekirgeciğim, ha 3 de golü var…
-Seninki biraz ırk ayrımcılığı olmuyor mu hocam? TC vatandaşıysa mesele bitmiştir. Fikir haklarını satın aldıysan o otomobil yerlidir, bu kadar basit!
-O kadar basit değil. II. Abdülhamid 1876'da Mithat Paşa'nın yönlendirmesiyle İsviçre anayasasından tornistan bir kanun-ı esasi ilan etmiş, hemen ardından o kanunun 113. maddesince verdiği padişahi hakları kullanarak anayasayı askıya alıp Jönleri sürgüne yollamıştı. Biz bu anayasa için İsviçre'ye 3 frank bile ödemeden bir nevi demokrasi transferi yapmıştık ama görüyorsun işte taşıma suyla değirmen dönmüyor. Parlamentomuzun 140 yıllık kıdemi var ama düşürüldüğü hâle bak. Fikir haklarını bedavaya aldığımız parlamentarizmi bile dejenere etmeyi başardık.
-N'aapalım öyleyse, yerli otomobilimiz olmasın mı?
-Otomobilin yerliliği mi kalmış Çekirge; bunlar seçmen kafalama taktikleri. Önemli olan önce üretimi, üretim şevkini artırmak. Üretim devi Çin, her şeyin yerli, öz, hakiki Çinli markasını yaparak büyümedi. Her şeyi ilk biz yaptık çocukluğundan da kurtulalım artık. İnsanlığın ortak ve iyi değerlerini adam gibi uygulamak kâfi bize.