‘Dürüst' bir seçim bildirgesi
Partimiz, seçimlerde başarılı olduğu takdirde aşağıdaki projeleri hayata geçireceğine söz verir:
Vesayetçi çevrelerin parlamenter sistemi kötüleme gayretleri doğru-dürüst bir sonuç vermemişti. Partimiz parlamenter demokrasinin canına okumayı yürekten vaadeder. İşleri yavaşlatan, oyalayıcı güçler ayrılığı prensibini tarihe gömecek ve basın dahil bütün güçlerin sevgili başkana bağlandığı bir fiili uygulamaya geçeceğiz; becerebilirsek yeni anayasa ise pastanın çileği olacaktır.
Bağımsız ve tarafsız hukuk kavramı çok muğlaktı ve zaten uygulanamıyordu. Bunun yerine partimiz doğrudan sevgili başkana bağımlı hukuk anlayışını getirmeye söz verir. Dolayısıyla bütün kamu ve özel kuruluşlarda partimizi doğrudan destekleyen personel istihdamı önceliğimizdir.
Mülkiyetin dokunulmazlığı fikri saçmadır. Mülkiyet hakkı, partimize sadakat kriteriyle kısmen kullanılabilir; aksini düşünenlerin variyeti kamulaştırılır, kayyıma bağlanır ve o da olmazsa itibarıyla oynanarak batırılır.
Ekonomi mübarektir; yerli ve millî olmalıdır, o bakımdan ekonominin fesatçı evrensel kanunlarını ilga ediyoruz. İnşaat ve otomotiv öncelikli kalkınmacı yaklaşımımız değiştirilemez. Her aileye ikinci, hatta üçüncü otomobil alacak kredi imkanlarıyla dardaki bankacılık sektörünün önünü açacağız. İnşaat sektörü için son derece zengin ve cazip arsa üretim imkanları avucumuzdadır. Sloganımız, inşaat görmemiş bir dönümlük yer bile bırakmadan aziz yurdu sektörün emrine tahsis edip kalkınmayı kamçılamak, gerekirse tekmeleyerek kendine getirmektir.
Ekonomimize dışardan katkıda bulunmak isteyen yabancı sermaye, menşei ne olursa olsun başımızın tâcıdır. Asgari ücreti artırmayı düşünmüyorduk ama siz istediniz; bunun için gerekli parayı, yine siz aziz milletimizin cebinden karşılamaya söz veriyoruz; keşke eski miktarın yarısına razı olsaydınız, o zaman istihdamda Çin'i bile geçerdik...
Dış politikada önceliğimiz ne yapıp edip Rusya'yla ilişkilerimizi koparma noktasına getirmektir. Bütün sınır komşularıyla ilişkimizi sille-tokat seviyesine indirecek ama İsrail'le arayı düzelteceğiz; üç vakte kadar Mısır'la da inşallah. ABD'ye, NATO ve CENTO'ya bağlıyız. Şanghay beşlisini yedekte tutacak, AB'yi ise idare edeceğiz.
Kürt meselesinde bir ara nasıl olduysa, demokratik çözüm, müzakere görüşmeleri, İmralı'yı devreye sokmak gibi barışçı yaklaşımlarımız vardı. Düzeltiyoruz. Planımız basit; Kürt meselesini başlarına vura vura çözeceğiz. Evlere şehit cenazesi gelmeyecek demiştik, hata etmişiz; gençliğimizin gözlerinde gördüğümüz şehit olma aşkını görmezden gelmiyoruz. Partimiz, gençliğe şehit olma imkanları konusunda zengin seçenekler sunmaya söz verir.
Partimiz milli birlik ve beraberlik konusuna özel önem verir. Milli birlik anlayışımız şudur; partimize biat edenler iyidir, etmeyenler haindir. Hainleri işten atma, itibarsızlaştırma, mahkeme ve hapislerde süründürme, iflas ettirme, vergi cezalarıyla yıldırma, kurumlarını kapatma ve eğer becerebilirsek topyekûn sınırdışı etme gibi yollarla safdışı bırakacağız ve zaten yapıyoruz.
Suriyeli mülteciler bizim ‘Muhacirîn'imizdir; onları Ege suları üzerinden AB ile ilişkilerimizde ve uyuklayan sanayimize ucuz işgücü arzında regülatör olarak önemsiyoruz.
Muhalefete gelince; onlardan memnunuz çünkü bize sanki demokratik bir idareymişiz gibi bir dekor sunuyorlar; bunlara pek ilişmeyecek, sivri dillileri ihanetle suçlayıp etkisizleştirecek ama silinip gitmemeleri için el altından desteklemeye devam edeceğiz.
Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır.